İlk Bakışta iOS 8

2 Haziran akşamı Apple’ın düzenlediği geliştirici konferansında tanıştığımız iOS 8 ile birçok yeni özellik hayatımıza dahil oldu. Eklenen özelliklerin çoğu tek başına bir işe yaramasada iPhone’u Mac ile senkronize edip kullanmaya başladığınızda oldukça büyük kolaylıklar sunuyor.

Bu yazıda gelen özellikler ve kullanımları hakkında ilk bilgileri verirken aklınızdaki ilk betayı kurmalı mıyım yoksa bir sonraki betayı mı beklemeliyim sorusuna cevap vermeye çalışacağım.

Bu özellikler arasına kullanmak için en çok çaba harcadığım ve gerçekten gerekli dediğim özellik olan, iPhone’a gelen çağrıları veya mesajları Mac üzerinden cevaplayabilmenize olanak sunan, Continuity özelliğinden başlamak istiyorum.

Benim gibi telefonu sessizde veya bir yerde unutanların gelen aramalara ve mesajlara birkaç gün sonra dönmesini engelleyecek olan bu özelliği kullanabilmek için iPhone’unuza ve Mac’inize aynı Apple ID’yi girmeniz yeterli. Gelen mesajlar Mac’inizde iMessage bildirimi gibi  çıkıyor ve direk Mac üzerinden cevap yazıp yollayabiliyorsunuz.

Telefon aramalarını cevaplamada ise şu anlık eliniz kolunuz bağlı duruyor, servisi kullanabilmeniz için operatörünüzün sisteme uyum sağlaması gerekiyor.

Continuity özelliği ile gelen bir diğer yenilik ise iPhone’unuzda veya iPad’inizde yazdığınız maili, Safari üzerinden girdiğiniz internet sayfasını dock’un sol tarafında çıkan uyarıya basarak Mac’inizden kaldığınız yerden mailinizi yazmaya ya da internette gezmeye devam edebiliyorsunuz.

Bir diğer kolaylık sunan özellik ise gelen bildirimleri veya mesajları hızlıca cevaplayabildiğiniz bildirim ekranı. Gelen bildirimi cevaplamak için bildirim çubuğunu aşağı çekmeniz yeterli, sesli mesaj özelliği ile ya da geçen senelerde tanıtılan ancak yeni Türkçe olan dikte özelliği ile “Bak Anne! Ellerimi kullanmıyorum!” diyebilir ve uygulama arası geçiş yapmaktan kurtulabilirsiniz. Tek sorunu henüz uygulamaların hızlı cevap verme özelliği için hazır olmaması.

Gözle görülür yeniliklerin olduğu bir diğer uygulama ise Kamera… Eklenen ve ilk göze çarpan zamanlama özelliği ile telefonu karşınızdaki bir yükseltiye bırakarak sizinde fotoğraf içine girmenizi sağlayacaktır ancak bu özelliğin modası Özçekim (Selfie) ile tarihe karıştı. Bir diğer hoş özellik ise Time-Lapse; iPhone’unuzu tripot yardımıyla güzel bir manzaranın karşısına geçerek gün batımının güzelliğini kaydedebilirsiniz. Time-Lapse özelliğinde saniyede kaç kare çektiği gibi ayar kısımlarının ilerleyen güncellemelerde geleceğini tahmin ediyorum.

Bu özelliklerin yanında fotoğraf çekerken odakladığınız yerinin ışığını arttırarak ya da kısarak belirtmek istediğinizin daha da ortaya çıkmasını sağlayabiliyorsunuz.

Çektiğiniz fotoğrafın düzenlenmesi… Apple’ın  satın aldığı fotoğraf uygulama şirketinin bu kısımda devreye gireceğini tahmin ediyorduk ve tahmin ettiğimizde oldu. iOS 7 ile gelen fotoğraf çekmeden önce filtre seçme özelliğini fotoğrafı çektikten sonra düzenleme ekranında da uygulayabiliyorsunuz, bunun yanında otomatik düzeltme – kırmızı göz giderme ve ışık/renk ayarlarını elle manuel olarak ayarlayabildiğiniz birçok ek özellik geldi.

Apple’ın iOS 8’e ekleme nedeni sonbahardaki etkinlikte belli olacak olan Health uygulaması; üçüncü parti sağlık uygulamaları ile bağlantı kurarak bütün cihazlardan gelen bilgilerin tek bir uygulama üzerinde toplanmasını sağlıyor.

Gerekli olan ve piyasadaki çoğu bulut depolama yazılımının yerini alacak olan iCloud Drive! iOS 8’e kadar Apple’ın kendi uygulamaları olan iWork paketinde hazırladığınız sunumların veya dosyaların toplanmasını sağlayan bu özellik artık bütün verilerinizin ve dosyalarınızın saklanabileceği bir kasa haline geliyor. Kısaca özetlemek gerekirse Dropbox out iCloud Drive in…

Apple’ın yanlışlıkla satın alınana ve sağlam faturalar ödenmesinden dolayı ortaya çıkarttığı Family Sharing özelliği:

Artık ailenizin kullandığı iOS cihazlarını birbirine bağlayıp onun indirdiği paralı uygulamalardan yararlanabilir ya da çocuğunuzun kullandığı iOS cihazını hesap üzerinde belirleyip paralı uygulama indirdiği zaman size gelen onay mesajı ile uygulamayı almasına izin verebilirsiniz. Bu sayede çocukların yanlışlıkla aldığı paralı uygulamaların önüne geçilmiş olunacak.

Android cihazlarda uzun zamandır olan iPhone’a yeni eklenen QuickType özelliği ile klavyenin üstündeki kelimelerden kullanacağınız kelimeyi seçerek daha hızlı yazı yazabilirsiniz, özellik şimdilik sınırlı diller için geçerli ve bu diller arasında Türkçe bulunmuyor.

Apple’ın etkinlik sırasında tanıtmadığı ama önemli sayılabilecek olan bir özelliğide ayarlar, genel, kullanımdan pil kullanımı seçerek hangi uygulamanın ne kadar enerji tükettiğini görebilirsiniz.

Son söz;

iOS 8’i önerir misin? dersen. Şu zamana kadar kullandığım en stabil ve en az sayıda hata içeren beta sürüm iOS 8 diyebilirim. Apple birçok yerin türkçeleştirilmesini unutmuş olsada, Bug Reporter hata içeriyor olsada, kullanım açısında yazılımın kendisi seni yormuyor, hatta şaşırtıcı derecede geçişler oldukça seri. Kullanıcıyı asıl yoran kısım App Store’dan indirdiğiniz uygulamalar.

Çoğu uygulama iOS 8 ile düzgün çalışmıyor ve aynı işi yapan alternatif uygulamalar aramanıza neden oluyor.

Lafı fazla uzatmadan ilk beta her zaman risklidir, ilerleyen güncellemeleri takip ederek yorumlara göre indirmenizi öneririm.