Elma Dergisi Gözüyle iPhone 5

Elma Dergisi yayına başladığı günden beri en çok tartışılan ve uzun süre gündemden düşmeyen bölümlerden biri de hiç şüphesiz yeni cihaz incelemeleri. Apple ürünlerini sadece enine boyuna ölçü verip teknik konular ile sizi bunaltmaktansa ürünün nasıl hissettirdiği ve hayatımıza etkilerinden bahsettiğimiz, “Elma Derigisi Gözüyle” başlığını kullanarak yayınladığımız yazılar hala en popüler olanlar arasında. iPhone 4 incelememiz için üzerinden bu kadar zaman geçmesine rağmen hala mail gelmeye devam ediyor. Bu sebeple bu yazıdan fazlasıyla teknik kavram beklememenizi öneriyorum. iPhone 5 hakkında teknik bilgi ve stüdyo fotoğrafları zaten Apple’ın resmi internet sitesinde fazlasıyla mevcut. Burada iPhone 5 hakkında yorumlarımı aktarmaya çalışacağım.

Apple, bu kez 12 Eylül 2012’de tanıtılan iPhone 5 ile karşımızda. Şirketin en geniş kullanıcı kitlesine sahip olan ürünü olduğu için iPhone’u farklı bir göz ile incelemenin doğru olacağına karar verdim. Aslında şimdiye kadar ülkemizde resmi satışı başlamadan ürün incelemesi yapmadığımızı biliyorsunuzdur. Bu kez Türkiye’ye gelen ilk iPhone(ları) inceleyerek bir değişiklik yapmak istedim. Türkiye’ye ilk gelen diyorum çünkü rekor bir hızla, satışa çıktığı andan sadece üç saat sonra Frankfurt’tan özel olarak getirilen cihazlar bunlar.

Daha önce birkaç kez yapmak istediğimiz yeni ürün incelemelerini hep bir sebepten ötürü erteliyorduk. Elma Dergisi’nin sıkı takipçilerinden Serkan Yiğit’in beni arayıp “Haydi bu sefer bir bahane üretme de iPhone 5’i birlikte inceleyelim” teklifini bu kez kırmayıp geceyarısı karar alıp ilk uçağa atlayarak Serkan Bey ile buluşmak için İstanbul’a geldim. İncelemeyi daha erken yapacaktık ancak Turkcell, nano sim kartları yetiştirmek konusunda Serkan Bey kadar hızlı değildi. Neyse ki pazartesi günü nano sim kartlar özel olarak henüz kullanıcılara sunulmadan önce temin edildi ve incelemeyi yapabilmek için bir engel kalmadı.

Serkan Bey incelemeyi ve önceki versiyonlar ile kıyaslamayı daha sağlıklı yapabilmemiz için biri siyah, diğeri beyaz olmak üzere 32 GB bellekli iki model getirtti. Cihazın özelliklerini zaten hepimiz ezberledik. Önceki 4S versiyonundan yaklaşık 9mm daha uzun olan cihaz tek el ve baş parmak ile kullanımı kolay kılmak adına genişletilmeden 4″ ekran boyutuna sahip olmuş. Apple’ın malzeme kalitesi konusunda çıtayı her üründe daha da yukarılara taşıdığının bir örneği de yeni iPhone 5. Anodize aluminyum ve cam ile kaplı iPhone, iPhone 4S veya önceki herhangi bir model ile kıyaslanmayacak kadar kaliteli olduğunu hissettiriyor. Cihazı çerçeveleyen aluminyumun kalınlığında ciddi bir değişiklik yapılmasa da ön ve arka panellerin inceltilmiş olması cihaza benzersiz bir zerafet katıyor. Ağırlığı, kullanılan malzemeleri düşünürsek oldukça ilginç bir şekilde 112 gram’a düşürülerek iyileştirme yapılmış olan cihazı elinize ilk aldığınızda hiç beklemediğiniz bir etki veriyor. Tüm bu fiziksel iyileştirmelerin cihazın kullanımına olan etkisi ise mükemmel. Şimdiye kadar bir mobil cihazın bu kadar kolay kullanılabilir hale geleceğini öngöremezdim.

Önceden siyah ve beyaz, iki renk olarak satışa sunulan iPhone 5’in kasasına bu kez ikinci bir ton daha eşlik ediyor. Beyaz renge gümüş, siyah olana ise anodize işleminden sonra ortaya çıkan koyu, mat siyah ton ekleniyor. Her iki rengin de birbirinden farklı artıları var. Kişisel düşüncemi sorarsaniz siyah rengine bayıldım. Beyazın ise panellerin kenarına uygulanan işlem sonunda ortaya çıkan ayna efekti ile ayrı bir havası var. Son bir iki gündür siyah rengin darbeler karşısında çizilmeye daha meyilli olduğu konuşuluyor. Birkaç test de bunu onaylar nitelikte. Hatta Philip Schiller, bir kullanıcının sorusuna bu durumun malzemenin yapısı nedeniyle gayet doğal olduğu yanıtını verdi.

Tasarımın kullanıma olan etkisini tartışmayız. Elinize alıp bakabilirsiniz. Kullanmaya çalışırsınız ve kolayca kullanabiliyorsanız tasarım iyidir. Aksi taktirde tasarım kötüdür. iPhone 5, şimdiye kadar test ettiğim tüm akıllı telefonlar arasında en kolay kullanılan telefon oldu. Ekran boyutu, bu boyuttaki kasası için mükemmel uyumlu.

Teknik olarak iPhone 5’in gezegendeki en hızlı akıllı telefon olduğunu söyleyebiliriz. Yapılan tüm testlerden oldukça yüksek puanlar alan cihazın rami 1GB’a çıkartılmış. İşlemci olarak ise iPhone 4S ten iki kat hızlı, Apple tasarımı A6 kullanılıyor..

Testlerde daha kolay kıyaslama yapabilmek için iPhone 5’in yanında iPhone 4S kullandım ve uygulama açma hızı, verilen komutu yerine getirme süreci kesinlikle daha başarılı. Tüm bunları sadece adres defteriniz veya ajandanıza bakarken bile hissedebilmek oldukça güzel. Çalıştırdığınız uygulama ne olursa olsun iPhone 5 bunu çok daha hızlı yapabiliyor. Ekranın kalitesi iPhone 4S ile neredeyse aynı diyebilirim. Bunu metinlerde ve uygulamalarda ayırd etmek güç. İş fotoğraflara geldiğinde ise durum hemen değişiyor. iPhone 5’in ekranında fotoğraflar daha doygun, daha canlı ve daha keskin görünüyor. Aynı fotoğrafı iki cihazda birden açtığınızda bu fark hemen kendini belli ediyor.

Kameranın kalitesinde ciddi bir fark göremesem de çekilen fotoğrafları bilgisayara aktardığımızda az da olsa 4S’ten daha doğal renkleri olduğunu söyleyebiliriz. Çekim kalitesi çok fark etmese de çekim hızında ciddi bir iyileşme var. Cihazın hızlı olduğu kesin ama bunu en iyi fotoğraf çekerken hissediyorsunuz. Video kalitesinde de iyileşme var. Kullanılan lens takımı birbiriyle aynı olsa da iPhone 5’in çektiği videolarda parlaklığın daha dengeli, renklerinse daha doğal olduğu açık.

iPhone 5 hakkında söylenebilecek o kadar çok şey var ki, bunları tek tek size aktarabilmem oldukça zor. iPhone’un bu yeni modeli pek çok kişi tarafından bir yenilik getirmediği konusu ile eleştirildi. Ekranın büyümesi, cihazın hızlanması, incelip hafiflemesi dışında iPhone 4S’ten bir farkı olmadığı vurgulandı. Ne yalan söyleyeyim cihazı incelemeden önce ben de kısmen de olsa bu görüşe katılıyordum. Kullanıcılar olarak ürünleri öyle hızlı tüketir olduk, beklentilerimiz öyle yüksek oldu ki kolay kolay ürün de beğenemiyoruz. Yeni iPhone’u inceledikten sonra düşüncelerimde bazı değişiklikler oldu. Apple bu kez zaten kullanım kolaylığı (iOS sayesinde) mükemmel olan bir cihazı yeniden yorumlayarak eşsiz bir donanım ortaya çıkartmış. Bu, ne fotoğraflarla ne de başka bir şey ile aktarılabilecek bir durum değil. Bu durumu tamamen deneyim ile anlamak mümkün.

Bugün yeni bir telefona ihtiyacınız varsa iPhone 5 kesinlikle sizi mutlu edecek bir ürün. Rakipleri demek isterdim ancak böyle mükemmel bir donanım ve yazılım uyumuna sahip bir cihaz daha yok malesef. Baştan aşağı tamamen kullanıcı odaklı olarak tasarlanmış ve yapmayı hedeflediğiniz şey ile onu sonuçlandırmanız arasında geçen süre artık çok daha kısa. Elinizde size daha fazla güven veren, dayanıklılığını, kaliteli olduğunu duyu organlarınızla hissedebileceğiniz bir cihaz iPhone 5.

Her zaman ihtiyaçlar doğrultusunda hareket edilmesi gerektiğini savunduğumdan, kullanmakta olduğunuz cihaz sizin için yeterliyse güncellemenin manası yok demek istiyorum. Şu an bir iPhone 4S sahibiyseniz zaten güncel iOS sürümü iOS 6’nın tüm özelliklerini kullanabiliyorsunuz demektir. iPhone 5 oldukça güzel bir yenilik olacaktır; ama bu durum iPhone 4S sahipleri için bir tercih meselesi. 4S haricinde her ne kullanıyorsanız kullanın, iPhone 5 size ilaç gibi gelecektir. Yine de küçük bir not ile yazımı sonlandırayım; Bir kez iPhone 5 kullanıp onunla bir süre vakit geçirdikten sonra iPhone 4S bile (ki hala başka bir markanın ona yakın kalitede bir ürünü bulunmuyor) gözünüze, eskiden olduğu gibi görünmeyecek…